Karbon Ayak İzi Nedir? Nasıl Azaltılır?
Karbon ayak izi, bir kişinin, kurumun ya da herhangi bir ürünün doğaya saldığı sera gazlarının genel toplam içindeki payıdır; ya da daha basit şekliyle doğaya yayılan karbondioksit ve dengi sakıncalı gazların kişi başına düşen yüzdesidir. En genel olarak fosil yakıtların tüketilmesinden dolayı ortaya çıkan sera gazları küresel çapta bir ısınmaya neden olmaktadır. Karbon ayak izi iki ana parçadan oluşur: doğrudan/birincil ayak izi ve dolaylı/ikincil ayak izi.
Birincil ayak izi; evsel enerji tüketimi ve ulaşım (sözgelimi araba ve uçak) dahil olmak üzere fosil yakıtlarının yanmasından ortaya çıkan doğrudan CO2 emisyonlarının ölçüsüdür.
İkincil ayak izi; kullandığımız ürünlerin tüm yaşam döngüsünden bu ürünlerin imalatı ve en sonunda bozulmalarıyla ilgili olan dolaylı CO2 emisyonlarının ölçüsüdür.
İnsanlar tarafından atmosfere salınan gazların sera etkisi yaratması sonucunda dünya yüzeyinde sıcaklığın artmasına KÜRESEL ISINMA denir. Son dönemlerde fosil yakıtların yüksek oranda kullanılması, ormanların tahrip edilmesi, hızlı nüfus artışı ve tüketimin artması karbondioksit, metan ve diazot monoksit gazlarının atmosferde birikmesine neden olmaktadır. Bu birikim sonucunda da güneşten gelen ışınlar atmosferde biriken bu gazlara çarparak tekrar yeryüzüne yansır ve yeryüzünün tekrar ısınmasına ve bunun sonucunda da dünya yüzeyinde sıcaklığın artmasına neden olur. 1860’tan günümüze kadar tutulan kayıtlar, ortalama küresel sıcaklığın 0.5 ila 0.8 °C kadar arttığını gösteriyor. Hiçbir önlem alınmazsa bu yüzyıl sonunda küresel sıcaklığın ortalama 2 °C artacağı tahmin ediliyor. Küresel ısınma, dünya iklim sisteminde çok önemli değişikliklere neden olmakta ve bu değişikliklerin etkileri de dünyanın birçok yerinde hissedilmektedir: kutuplardaki buzullar erimekte, deniz suyu seviyesi yükselmekte ve kıyı kesimlerde toprak kayıpları artmaktadır. 1960’ların sonlarından bu yana kuzey yarımküre’de kar örtüsünde yüzde 10’luk bir azalma ve 20’inci yüzyıl boyunca deniz seviyelerinde de 10-25 cm arasında bir artış olduğu saptanmıştır.
Küresel ısınmaya bağlı olarak dünyanın bazı bölgelerinde kasırgalar, seller ve taşkınların şiddeti ve sıklığı artarken bazı bölgelerde uzun süreli, şiddetli kuraklıklar ve çölleşme etkili olmaktadır. Kışın sıcaklıklar artmakta, ilkbahar erken gelmekte, sonbahar gecikmekte, hayvanların göç dönemleri değişmekte. Kısacası iklimler de değişmekte ve değişikliklere dayanamayan bitki ve hayvan türleri de ya azalmakta ya da tamamen yok olmaktadır.
Eğer hiçbir şey yapmazsak gelecekte neler olacak?
• İklim modeli simülasyonları, 2100 yılına kadar ortalama yüzey hava sıcaklığının 2,5°C artabileceğini öngörmektedir (Kattenberg vd, 1996).
• Sıcak mevsimlerdeki "katil" sıcak ısı dalgalarının görülme olasılığı artacaktır (Karl vd, 1997).
• Uluslararası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) Değerlendirme Raporu, deniz seviyelerinin önümüzdeki 100 yıl içinde yaklaşık 49 cm yükseleceğini, bunun belirsizlik aralığının 20-86 cm olduğunu hesaplamaktadır.
• Deniz seviyesinin yükselmesi, doğrudan su baskınları yoluyla kıyı bölgelerinde daha fazla sayıda sel görülmesine ve fırtınaların artmasıyla da daha geniş ve daha yüksekteki alanların da su baskınlarına maruz kalmasına yol açacaktır.
• Kuzey kutbundaki buz tabakasının (mevcut hızla) biraz daha erimesi, Golfstream`i besleyen okyanus akıntılarının kesilmesi için yeterli olacaktır; Golfstream`in kesilmesi Britanya`nın 6°C soğumasına yol açacaktır.
Peki Küresel ısınmaya yaptığımız katkıyı azaltmak için kişisel olarak neler yapmalıyız?
İşte size bazı ipuçları;
Bu listedeki önlemler size masraf çıkartmayacaktır; tam tersine tasarruf yapmanızı sağlayacaktır.
1. Yenilenebilir enerji kaynaklarını (rüzgar ve hidroelektrik gibi) tercih edin. Örneğin evinizi ısıtmak için güneş enerjisini kullanın.
2. Kullanmadığınız cihazlarınızı tamamen kapatın (ışıklar, televizyon, DVD çalıcı, Hi Fi, bilgisayar, vs.).
3. Kaloriferin ısısını biraz azaltın (birkaç derece aşağısını deneyin).
4. Sıcak suyun ısısını biraz azaltın (iki derecelik bir düşüş bile büyük bir fark oluşturacaktır).
5. Kaloriferin zamanlayıcı ayarını kontrol edin; işe gittiğinizde evi ısıtmanın bir anlamı yoktur.
6. Bulaşık ve çamaşır makinenizi tam yükle çalıştırın; bu şekilde su, elektrik ve deterjan tasarrufu sağlarsınız.
7. Çaydanlığa kullanacağınız kadar su doldurun.
8. Cep telefonunuz şarj olur olmaz şarjdan alın.
9. Eğer eski tip bir buzdolabı kullanıyorsanız, düzenli aralıklarla buzdolabınızın/derin dondurucunuzun buzunu çözün.
10. Haftalık alışverişini tek seferde yapın.
11. Çamaşırlarınızı makinede kurutmak yerine asarak kurutun.
12. Spor salonuna arabayla gitmek yerine koşmayı tercih edin.
Aşağıdaki önlemler bir miktar yatırım yapmanızı gerektirebilir, ancak yatığınız yatırımı kısa bir süre içinde fazlasıyla geri alacaksınız:
1. Enerji tasarruflu ışık ampülleri kullanın.
2. Radyatörlerinize termostatik sübap takın.
3. Sıcak su tankınızı, çatınızı ve duvarlarınızı yalıtın.
4. Evin ısısının yüzde 35`i duvarlar aracılığıyla kaybolur. Orta büyüklükte bir evde duvar yalıtımı yapmak, yakıt faturalarına yılda 100-150 € oranında yansıyacaktır.
5. Tavan yalıtımı yaparak çatıdan kaybolan ısının %25`ini durdurabilirsiniz.
6. Evsel atık sularını geri dönüşüme tabi tutun.
7. Eski buzdolabınızı/dondurucunuzu (15 yaşın üzerinde ise) yeni "A" sınıfı enerji derecesine sahip bir buzdolabı/derin dondurucu ile değiştirin.
8. Eski kazanınızı yeni ve enerjiyi verimli kullanan yoğuşmalı kazan ile değiştirin.
Birincil karbon ayak izinin yanı sıra bir de ikincil ayak izi de vardır ve alışveriş alışkanlıklarınıza bağlıdır. Süpermarkette mevsimi dışında yiyecek satın aldığınızda bunlar uzak ülkelerden uçakla ya da gemiyle getirilmiş demektir; bu da karbon ayak izinize katkı da bulunur.
1. Et tüketimini azaltın.
2. Eğer musluk suyunu içmek güvenli ise şişelenmiş su satın almayın (özellikle uzak yerlerden getirilmişse).
3. Kendi bölgenizde yetişen meyve ve sebzeleri tercih edin ve mümkünse kendi meyve ve sebzelerinizi kendiniz yetiştirin.
4. Mevsimi dışında taze meyve ve sebze satın almayın; bunlar uzak yerlerden getirilmiş olabilir.
5. Kendi bölgenize yakın yerlerde yapılmış ürünleri tercih edin (uzak yerlerde yapılmış ürünlerden uzak durun).
6. Organik ürünleri satın alın.
7. Aşırı ambalajlanmış ürünleri satın almayın.
8. Mümkün olduğunda geri dönüşüm yapın.
9. Boş zamanlarınızda yaptığınız etkinlikler hakkında dikkatli olun.
Şu etkinliklerden hangisi karbon emisyonlarında artışa neden olmaz ki? Sauna, sağlık kulübü, restoranlar ve barlar, go-kart, vb.
Bunlara ek olarak iş yerinizdeki karbon ayak izi de vardır.
• Masanızda ayrıldığınızda bilgisayarınızı ve monitörünüzü kapatmayı unutmayın
• Ofisten çıkınca ışıkları kapatın
• Gereksiz çıktı almamaya çalışın
• Eğer mümkünse sayfanın her iki tarafında çıktı alın.